Oyuncuların Web3'e Geçmesi İçin Neye İhtiyaç Var?

NFT'lerin ve Web3'ün ne olduğunun daha iyi anlatılmasına ihtiyaç var.

NFT'ler hakkında çok fazla kafa karışıklığı var. Kimisi NFT'lere hâlâ "sağ tıklayarak indirebileceğim bir resme neden milyonlarca lira vereyim?" düşüncesiyle yaklaşırken, kimisi de çevreye zararı olduğunu, GPU fiyatlarını yükselttiğini, bir çeşit dolandırıcılık olduğunu ya da en basitinden "gereksiz" olduklarını düşünüyor. Web3 ekosisteminin oyuncuları olarak, bu düşüncelerin her birinin yanlış olduğuna dair argümanlarımızı daha iyi aktarmamız gerekiyor. Oyuncuların bu gerçeği ya da paradigma değişimini kendi kendine keşfetmesini ya da benimsemesini düşünmek bir hâyâl; dolayısıyla bıkmadan, usanmadan, yanlış argümanların düzeltilmesi, doğru ve açık bilginin iletilmesi, pozitif ve saygılı bir iletişim kurulması gerekiyor.

Coda Platform'un araştırmasında, casual oyuncuların NFT'lerden pek hoşlanmadığını görmüştük. Bu bulguyu destekleyen bir başka araştırma sonucu da FandomSpot tarafından sunulmuştu. Lakin, kripto aşinalığı olan oyuncular için durumun tamamen farklı olduğunu görüyoruz; daha önce kripto ile iyi-kötü herhangi bir deneyim yaşamış oyuncular NFT'lere ve web3 oyunlarına karşı önyargılarını kırarak, gerçek faydalarına ve kullanım alanlarının sunduğu imkanlara sıcak bakıyorlar. Bu nedenle, casual oyuncuların NFT'lerden nefret etmesine sebep olan bilgi kirliliğini ortadan kaldırmak için canla-başla mücadele etmemiz gerekiyor. Sadece web3 oyunlarının yaratıcıları ya da DAO'lar açısından değil, casual oyunculara sunduğu finansal özgürleşme ve faydalar açısından, potansiyelin bir "pazarlama hilesi" olmadığını, gerçek hayat deneyimleri ile destekleyerek sunmalıyız.

Web3 oyunlarının daha iyi tanıtılması gerekiyor.

Şu anda, Web3 oyunlarının tanıtılması için elini taşın altına koyan en büyük aktör, daha önce burada bahsettiğimiz üzere DigiDaigaku ekibi. SuperBowl'a reklam veriyorlar ve genel oyuncu kitlesinin web3 oyunlarını, Free-to-Own konseptini benimesemesi için dört bir koldan saldırıyorlar. Oyuncuların iyi oyunları keşfetmesi için teşviğe ve görünürlüğe ihtiyaç duyduğu bir gerçek; çünkü 8 saniyeye düşen dikkat aralığı penceresinde, yeni bir oyunun keşfedilmesi, hedef kitlenin internet kullanım alışklanlıkları dolayısıyla kolay değil. Hele ki bu oyun, alışılmışın dışında bir terminoloji ve giriş bariyeri ile oyuncuya sunuluyorsa, oyuncuyu kazanmak daha da zor hale geliyor.

Scott Clark web3'e girişin zorluğu ile ilgili gerekçeleri bu yazıda sıralamıştı. Oyunlar için bunların fazlası da var;

❌Oyunların genele sunulduğu Steam ya da Epic gibi yaygınlaşmış, ünlü bir pazar yeri yok.

❌Her oyun, kendi network'ü tarafından casual oyunculara ulaşılamayan AMA'lerde ya da kimsenin izlemediği canlı yayınlarda tanıtılıyor. Hatta bunu daha da zorlaştırmak ve ulaşılmaz hale getirmek için, Spatial gibi platformlar kullanıyorlar. Halbuki oyuncular çoğunlukla Twitch'te, YouTube'ta ya da TikTok'ta takılıyor.

❌Web2 oyunlarının tanıtımında olduğu gibi, web3 oyunları için de aynı dinamiklerin işletilmesine ihtiyaç var. Sonuçta bunlar dApp'lerden önce aslen birer oyun. Oyun basını incelemeli, influencer'lar canlı yayınlarda oynamalı, i-cafelere inmeli, turnuvalar yapılmalı ve turnuva siteleriyle ortaklıklar kurulmalı... Oyunlar hikayeye ve grafiklere odaklanıyorsa, kullanıcıların Buzz fabrikalarını çalıştıracağı ortamlarda yer almalı. Twitter'ı, Reddit'i, Quora'yı, Sözlükleri kullanmalı... Lakin stüdyoların kripto sahnesinden gelen alışkanlıklarla Telegram gruplarına ve Discord'a takılıp kaldığını görüyoruz. Dostlar, casual oyunculara kriptu kullanıcılarına ulaştığınız yöntemlerle ulaşamazsınız.

Web3'e giriş bariyerinin kaldırılması gerekiyor.

Herkes bu giriş bariyerinden bahsediyor, ama nasıl kaldırılacağı -ya da seviyesinin düşürüleceği- ile ilgili belirli ve herkesçe kabul görmüş bir formül yok. 1990 yılından beri oyun oynayan bir Millenial olarak size kendi formülümü söyleyeyim:

✅Terminolojiyi terk edin. Oyunların doğası gereği, terminolojileri oynandıkça oluşur. Bir zümreye ait jargon kasarak, genel oyuncuya ulaşamazsınız. Oyuncuların %52'sinin bu ekosisteme yabancı olduğu düşünülürse, onlara Flick dediğinizde ne anlayacakları şey bellidir lakin Digital Collectible'lara Digi demeniz pek bir şey ifade etmeyecektir.

✅Wallet açma zorunluluğunu ortadan kaldırın. Bir oyuncuyu, hayatının başka hiçbir alanında kullanmayacağını düşündüğü bir "üyelik" kadar sıkan ve bezdiren başka hiçbir şey yoktur. Web2'nin yaygınlaşması ile birlikte milyonlarca yerde üyeliğim oluştu ve bu trendi bir de web3 için sürdürmek istemiyorum. O nedenle, oyun içi eşyaları kiralayarak gelir elde edebildiniz NFT pazar yerimiz Stash'in yaptığı gibi, Discord, Twitch, Twitter, Gmail, Facebook profillerinizi kullanarak custodial wallet'lar açarak ilerleyebilmek faydalı olacaktır.

✅Güvenliğe ve müşteri hizmetlerine önem verin. Casual oyuncular metaverse'te takılmak ya da robotlarla konuşmak istemiyor. AI alanındaki gelişmeler, doğrudan işlerine yaramadığı müddetçe çıtır-çerez eğlencelikten ya da uzak bir gelecekten ibaret. Karşılarında gerçek bir insan görmek istiyorlar; tıpkı gerçek bir oyuncuyla, gerçekçilik duygusu yüksek bir oyun deneyimi yaşamak istedikleri gibi. Bu konuda, web3'ün yeterli ölçüde girişimi olduğunu zannetmiyorum. DAO olmak üzerine iddalı söylemlerle, sürekli Discord duyuruları geçmekle, airdrop'lar ya da çekilişlerle topluluğu canlandırmaya çalışmakla ilerlemek zor; bunlar sürdürülebilir yöntemler değil. Oyuncularla gerçek, samimi bir iletişim kurmanız ve ürün dışındaki bir alanda da iletişimini, paylaşımlarınızı sürdürmeniz gerekiyor.

📢Oyunculuğun yazılı olmayan kurallarına saygı gösterin.

✅Oyunlarda, ilk satın alımla birlikte sunulan içerik, oyun deneyiminin büyük bir kısmını içermelidir.

✅Oyunun temel öğeleri, mikro satın alımlar arkasına gizlenmemelidir.

✅Mikro satın alma zorunluluğunu atlatmak için eziyete dönüşen, sıkıcı ve tekrarlayan oyun mekaniği olmamalıdır.

Uuups! Nasıl da bir kayaya tosladık değil mi? Web3 oyunları, şimdiye kadar bunların hepsini yaptığı için "iyi para kazandırmadıkları müddetçe" kripto aşinalığı olmayan oyuncular tarafından oynanmıyor.

Web3 oyunlarında, oyuncuların aşina olduğu dinamiklerin yaygınlaşması gerekiyor.

Finansallaştırma araçlarından yukarıda kısaca bahsettim, ama burada kastettiğim şey, daha çok oyun mekanikleri ve dinamikleri ile ilgili. Her şeyden önce, oyunların türüne ve türe ait genel kabul gören dinamiklere riayet edilmesi ya da en azından oyuncuya saygı gösterilmesi gerekiyor. Bunun web3 oyunlarına özel bir durum olmadığını da belirtmeliyim.

Örneğin, Diablo türü bir hack-and-slash olan Undecember'ın Steam yorumlarına bakarsanız, oyunun "cash grab" olarak nitelendirildiğini görebilirsiniz.

Oyunun demosu kadar heyecan verici olmadığını fark eden pek çok oyuncu Undecember'ı kaldırdıktan sonra, bilgisayarlarında çok ilginç bir uygulamanın olduğunu fark etmişti. Oyun dosyalarının içine gömülü, nProtect Game Guard isimli, (güya anti-cheat için geliştirilen) bir rootkit vardı. Tabii ki kıyamet koptu. İyi bir oyun olma potansiyeline rağmen, Undecembered ve stüdyosu artık pek çok oyuncu için bir Red Flag!

Web3 oyunlarında da böyle bir eğilim var; farming'i engellemek istiyorlar. Ama ister Android / iOS tabanlı olsun, ister kurulum dosyaları ile PC'ye gelsin, oyuncunun aşina olmadığı ve kendi isteğiyle seçmediği hiçbir uygulama, uzantı, mekanizma oyunda yer almamalı. Her şey olabildiğince şeffaf, basit ve anlaşılır tutulmalı. Bu konu tabii ki çok daha geniş şekilde ele alınabilir; ama yazıyı dev bir destana dönüştürmeden bir sonraki maddeye geçiyorum. 😃

Daha iyi ve iddialı oyunların gelmesi gerekiyor.

Acı, ama gerçek. Oyuncular, yeri geliyor, klasikleşmiş Paradox oyunu Victoria 3'ü bile beğenmiyorlar. Web3'teki pek çok strateji oyunu, çok daha basit dinamiklerle "muhteşem bir ekonomi, ırk ve savaş dengesi" sunduğunu iddia ediyor, ama casual ve deneyimli strateji oyuncuları için beklenti çıtası o kadar düşük değil. O nedenle, oyunun, coin'inin -ve NFT'lerin- liste fiyatının dibi görmemesi için, iddialı söylemlerde bulunurken iki kere düşünmek gerekiyor: "Oyuncuların yıllara dayanan bir serinin devam oyununu bile sert şekilde eleştirebildiği bir dünyada, 2000'li yıllardaymışız gibi davranmamız ne kadar gerçekçi?"

Şu anda pek çok oyun var; Axie Infinity, BinaryX, Galactic Arena, Crazy Defense Heroes gibi devler başlıcaları... Ama hâlâ, annem WhatsApp'ta "Candy Crush'ın bu bölümünü nasıl geçiyoruz?" diye soruyor. Elbette ki X kuşağı hedef kitle olarak "çok parlak bir seçim gibi görünmeyebilir" lakin eğer annelerimiz "bu oyun çok iyi" diye birbirlerine WhatsApp gruplarında önermeye başladıysa, o zaman web3 oyunları gerçekten yaygınlaşmış demektir.

Web3'ün ayrı bir kült ya da lonca gibi konumlandırılmasının sona ermesi gerekiyor.

Evet, bu saçmalık bir an önce bitmeli. Lady Gaga dümdüz pop yaparken çok başarılıydı, ama ne zaman ki "popu yeniden bir sanat dalı olarak icat ediyorum" dedi, internet "Art Flop" meme'leri ile doldu. Hiçbir şeyi yeniden icat etmemize gerek yok. Kitleleri kötülerden ve canavarlardan kurtarmamıza gerek yok. Sadece oyun oynamak, iyi vakit geçirmek ve belki de yanında biraz gelir elde etmek isteyen insanlara, "KARİYERİNİZİ YERE BIRAKIN, ARTIK MİLYONER OLACAKSIKNIZ!" dememize ya da "BANKALARA SAVAŞ AÇTIK, FİNANSAL ÖZGÜRLÜK BU KUTUNUN ALTINDA!" diye bağırmamıza gerek yok. Herkesin kendi derdi ve gündemi var. Şansı yaver gitmiş ya da ağzında gümüş kaşıkla doğmuş bir kaç fenomenin gatekeep'lık yaparak "hayır, evet, sen değil, sen" diyerek oyuncuları "sınıfsallaştırması" ve kripto ekosistemine ait olmak için herkesin her şeyi bilmesi gerekiyormuş gibi davranması, casual oyuncuları küçük görmesi bu süreci zorlaştırmaktan başka bir şeye yaramıyor.

Web3 gerçekten herkes için ve herkesin işine yarayacak şekilde büyümeli; yoksa web2'nin dev platformlarının her şeyin akıbetine karar verebildiği dev mezarlıklardan bir farkı kalmayabilir.

Güvenliğin ve geçişkenliğin artması gerekiyor.

Birleştirilebilirlik, Layer 1/blokzincir ekosisteminin yapısal sınırlamaları nedeniyle, bir web3 oyununun genişlemesini ve büyümesini bir noktada darboğaza sokabilir. Örneğin, oyun için token'ını kendi Avalanche alt ağında yayınlayan bir oyun, Solana'daki bir oyuna kıyasla daha az geçişkenliğe sahip olacaktır. Belki, ilerleyen günlerde, büyük yayıncıların tüm oyunlarını Cosmos gibi protokollerin üzerine inşa edilmiş tek bir Layer 1 zinciri altında toplamaya başladığını görürüz. (Tıpkı web2 oyunların çoğunun AWS kullanması gib.)

Mesele şu ki, bir oyun geliştiricisinin oyun içi dijital varlıklarını diğer izne tabi olmayan protokollerle uyumlu hale getirme derecesine bağlı olarak faydalanabileceği büyük bir spektrum var. DeFi, NFT'ler, DAO'lar gibi doğrudan oyunla ilgisi olmayan çok güçlü merkeziyetsiz ekosistemlere sahip protokoller üzerine inşa edilen web3 oyunlarını izlemek özellikle ilginç olacak, çünkü ilk veriler, oyun geliştiricilerin BNB Smart Chain gibi izinli, L1 blok zincirlerine doğru toplanmasıyla birlikte tam tersi bir eğilimin yaşandığını gösteriyor. Doğru ekosistem seçimi, büyük bir rekabet avantajı sağlayabilir.

Pazarlama ve topluluk yönetiminde yeni bir anlayışa ihtiyaç var.

SAAS, e-ticaret, influencer, içerik… Ne türde pazarlama yaparsanız yapın, belirli hedefleme kriterleri ile müşteriye ulaşabilmeniz mümkün; bunu iyi ya da kötü yapabilmenin kendi içinde farklı yolları ve kriterleri var. Lakin ne yaparsanız yapın, veri doygunluğu ve çeşitliliğinin geldiği noktada işleri batırmak için, gerçekten özel olarak uğraşmanız gerekiyor. “Otomatik” ya da hali hazırdaki kitlenize benzer bir hedef kitleye makul bir bütçeyle ulaşmanız bile, “para yakma endişesini” eskisi kadar korkunç durumda olmaktan çıkarmış durumda…

✅İzleyici Kitle ve Müşteri Analizini Doğru Yapın

Web3 uygulamalarının potansiyel müşterileri, benzer türdeki hedef kitleyi kıyaslarsak niş olmakla-genelleşmek alanında en savruk kitleyi oluşturuyor diyebiliriz. Kripto aşinalığının yüksek olması; hemen herkesin gerek merkezi, gerekse merkeziyetsiz borsalarda kripto para ticaretine girmiş ya da en azından bir kez denemiş olması hedef kitlenin bu konuda “oldukça deneyimli ve bilgili” olduğu yanılgısını oluşturuyor; lakin durum böyle değil. Kitlenin olumlu-olumsuz deneyimi, eğer sunduğunuz hizmet ve değer önerisi ile tam olarak uyuşmuyorsa, ön yargı duvarına ve bilinçsizlik kayasına toslayabilirsiniz.

Örneğin; Play and Earn oyununuz için NFT satışı yapmak istiyorsanız; daha önceden Rug-Pull deneyimi yaşamış birine “NFT’lerin devrimsel bir gelir paylaşımı olduğu” söylemiyle yaklaşamazsınız; bu söylemin altını gerçek hayatta, sizin sunduğunuz bir değer önerisi ya da örnek vaka ile desteklemek zorundasınız; “utility” çeşitliliği, sorumluluk beyanı, tokenomics dinamikleri, topluluk kuralları gibi… Bu, her iletişiminizden azami faydayı elde etmenize yardımcı olacak.

✅Rakip Kıyaslamasında Gerçekçi Olun

Her projenin birbirinin klonu gibi geldiği web3 dünyasında, “tutmuş” bir projenin “düşük bütçeli klonu” olmak işinize yaramaz. Benzemeye değil, ayrışmaya çalışmanız daha faydalı olacaktır. Yöntem aynı olsa da, söylem farklılaşabilir. Bu noktada “şahsi deneyimlerime göre”, en faydalı yaklaşım, dürüst bir söylem ve gerçek hayattaki faydaya odaklanmaktır.

Fonlanmış, yatırım almış, yakacak binlerce doları olan üst sınıf bir web3 projesiyle, piyasanın bakir olmasına güvenen fakat cephanesi olmayan bir solo savaşçının aynı değer önerisini sunması inandırıcı bir yaklaşım olmaz. Elbette, fikir olarak, rakipten daha iyi hatta “yatırım alması durumunda” rakibi sahaya gömecek fikirleriniz olabilir; lakin yatırımcı & start-up ekosisteminde kulağa ilgi çekici gelen bir çok özellik, son kullanıcı için “bir başka boş vaat daha” diye yaftalanabilir; dolayısıyla vaatlerin zemini, gerçek hayattaki bir faydanın sac ayaklarına ev sahipliği yapmalıdır.

Bu; mizah dışında sosyal medyada en uzun süre boyunca dönüşümde kalan ve ömür-verimlilik-geçerlilik kıstasında başa oynayacak türde bir içerik üretmenize olanak sağlayacaktır.

✅Vizyon ve Misyon Belirleyin, Ama Gerçekten Belirleyin

Ne alaka değil mi? 1993'ten beri tüm şirketler vizyon ve misyondan bahsetmeye bayılır; lakin hemen herkes en büyük rakibinin web sitesinden aşırdığı metni kendine göre düzenleyerek hayatına devam eder. Çünkü misyon da vizyon da bellidir: Para kazanmak.

Neyse ki artık 1993'te yaşamıyoruz, dolayısıyla sadece yatırımcının ya da olası bir TEDX sunumunda izleyicinin duymak istediği sözlere dayalı bir misyon ve vizyonla, eğer çok şanslı değilsek, fazla ileri gidemeyiz. Satın almak yerine kiralayan, çöpe atmak yerine dönüştüren, inanmak yerine sorgulayan gençlerin bilgiye kolayca ulaşabildiği bu dönemde gerçek bir misyon belirleyip, vizyonunu daima hedeflenenin de ötesinde tutmak bu kadar zor olmamalı… Bunu belirsiz bir beylik söylemden çıkarıp, pazarlama perspektifinde bir zemine oturtalım:

• Web sitenizde, kullanıcılarınızın yasal haklarına gerçekten saygı duyduğunuzu gösterin; beyan ve hukuki metinleri yalnızca olsun diye koymayın.
• Sosyal sorumluluğu, iş modelinizle örtüştürün; sadece PR başlığı olarak kullanmayın.
• Kullanıcı verilerini güvenle saklayın, başka kişi ve kurumlarla paylaşmayın, anonim verinin paylaşılmasında bile bir etik ve sorumluluk bilincinin olması gerekliliği es geçmeyin.
• O zaman, işinizi doğru yaptığınız takdirde, bunları “önemsiz, boş işler” olarak görmeden de “para kazanabileceğinizi” göreceksiniz. “DAO”, “Blockchain”, “Decentralized” gibi kavramlar, “Metaverse”, “Yapay Zeka”, “Büyük Veri” gibi sıka sıka gidebileceğiniz cephaneler değil; sıktığınız zaman hedefi vurmanız gereken tek seferlik kurşunlar.

Gördüğünüz üzere, web3 pazarlaması da aslında temel olarak web2'yle dönüşüp değişen dijital pazarlama temelinin üzerine serilmiş yeni bir katman gibi; temelde var olan uygulamaları iyileştirmeyi ve uyumlulaştırmayı amaçlıyor. Çok kapsamlı ve uzun bir konu olduğu için, tek yazıda, hemen hepsini sayısal veriler ve karşılaştırmalı örneklerle zenginleştirerek sunabilmem mümkün olmadı. Ama diğer bir sürü başka konu ve meseleyle birlikte, buna da sık sık değinmeyi ve bu alanda içerik üretmeyi düşünüyorum.

🤝Son söz olarak bilinmeyene hissedilen ilkel nefrete ve önyargıya karşı, bilgi ve sevgiyle mücadele edilmesine, daha fazla işbirliğine ve daha az kibire ihtiyaç var.